Bilge karasu gece romanı ve renkli fotoğrafı.

Bilge Karasu Gece Romanının İncelenmesi

Okunma süresi: 3 dakika

Bu yazımızda, postmodern yazarlarımızdan, Bilge Karasu’nun yazdığı Gece Romanının incelemesini yapacağız. Roman incelemesine başlamadan önce Bilge Karasu hakkında bilgi vermemiz daha doğru olacaktır. Postmodern Türk Edebiyatına damga vuran bilge karasu kimdir?

Yazıda Neler Var?

Bilge Karasu Kimdir?

bilge karasu renkli fotograf - Bilge Karasu Gece Romanının İncelenmesi
Renklendirme: Mehmet Emin Soylu

Bilge Karasu 1930’da İstanbul’da dünyaya geldi. Şişli Terakki Lisesi’nde ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nde okudu. Basın-Yayın ve Turizm Genel Müdürlüğü’nde, Ankara Radyosu Dış Yayınlar Bölümü’nde çalıştı. 1974’te Hacettepe Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı. İlk yazısı 1950’de, ilk öyküsü de 1952’de Seçilmiş Hikâyeler Dergisi’nde yayımlanan Bilge Karasu, 1963 yılında D. H. Lawrence’ın The Man Who Died (Ölen Adam) kitabının çevirisiyle Türk Dil Kurumu Çeviri Ödülü’nü, 1971’de Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı kitabıyla Sait Faik Hikâye Armağanı’nı, 1991’de Gece kitabı ile Pegasus Ödülü’nü ve 1994’te Ne Kitapsız Ne Kedisiz’le Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü’nü aldı. 14 Temmuz 1995’te pankreas kanseri tedavisi sürerken Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde öldü.

Bilge Karasu – Gece Romanı (Özet)

Gecenin işçileri ile gündüzün ışığını kaybetmek istemeyenler arasındaki anarşi, gerilim ve pesimist bir ruh hali ama aynı zamanda da umut dolu mücadele anlatılır. “Gecenin işçileri” gecenin bir an önce gelmesini isteyen kişilerdir. Gecenin işçileri, birçok açıdan birbirlerine çok fazla benzeyen insanlardır ve ortak bir yazgıyı paylaşmaktadırlar. Gecenin işçileri olarak adlandırılan insanlar genellikle yaşadıkları bölgelerde hayata kaos üreten; insanları öldürmek, yaralamak gibi suçların isnat edildiği kişilerdir.

Düzeltmen ise kendini yalnız hisseden bir aydındır ve “Gecenin İşçileri’nin şahsında insanların sahip olduğu aydınlığı kaybetmemelerini sağlamaya çalışmaktadır. Güneş Hareketi ise kendi içinde sistemli bir hiyerarşisi olan gizli bir yapılanmanın adıdır. Hedeflerine ulaşmak için insanların ölümünü bile göze alan bu yapının önde gelen şahıslarından biri de “0″dur. O’nun sevgilisi ise Sevinç’tir. Sevinç ile N. ise bu yapılanmanın ne olduğu hakkında bilgi sahibidir, insanları tehdit etmek, onlara iftira atmak, adam öldürmek yapının eylemlerindendir. Romanın geneline böyle bir gerilim hâkimdir.

Gece Romanının İncelemesi

Eserde yer alan karakterler

Gecenin İşçileri: Gecenin olmasını isteyen hatta gecenin erken gelmesi için çeşitli mücadelelerde bulunan, gece çalışıp gece aktif olan, gündüzcüleri kovalayan insanlardır. Bu insanlar birbirlerinden çok farklı değillerdir. Ortak bir yönleri vardır. Bu insanlar olumsuz duygular salarlar.

Düzeltmen: Aydın bir kişidir. Amacı gecenin işçileri dediğimiz insanların kötü planlarını engelleyebilmek, insanların sahip oldukları ‘’aydınlığı, gündüzü’’ kaybetmemelerini sağlamaktır.

O. : ‘’Güneş Hareketi’’ denilen bir yapılanmanın içindeki en önemli kişidir. Birçok gizli faaliyeti organize eden kişidir.

Sevinç: O.’nun eski sevgilisidir. Gizli yapılanmanın içindedir.

Diğer Kişiler: N., Sevim…

Eserde Kullanılan Postmodernist Teknikler

Metinlerarasılık

Romandaki bakanlık isimlerinin gerçekten çok farklı olması, gece ile gündüz ile farklı şeyleri simgelemesi, romanın aynı zamanda da distopik özellikler barındırması ile George Orwell’ın ‘’1984’’ romanına bir gönderme yapılmıştır, diyebilirim. Gece romanında genel olarak karamsar, kaotik bir hava hâkimdir. Bu da darbe zamanlarını anımsatmaktadır (12 Eylül gibi). Yine gece ile Rıfat Ilgaz’ın ‘’Karartma Geceleri’’ romanı anımsatılmaktadır. Karartma Geceleri romanında geceleri elektrik kesilir, sokağa çıkma yasağı vardır ve bu yine darbe, işsizlik zamanlarındadır.

Yine romanda Güneş Hareketi yapılanması ile aslında gündüzcüler arasında bağlantı kurulmuştur. Romandaki N. Karakterinin Hamam Böcekleri ile ilgili yazdığı hikâye ile Hamam Böcekleri ile gizli yapılanmalara atıfta bulunulmuştur. Karasu, romanda ‘’çukur’’ kavramını çok kullanmıştır. Gecenin işçileri ikindiden gelip gece için çukur kazarlar. Aslında buradaki çukur kavramı ile insanların içine düştüğü durumlar, sonu görünmeyen derin çukurlar ile insanoğlunun açtığı derin yaralar kastedilmiş olabilir.

Üst Kurmaca

Romanda birçok anlatıcı bulunur. Başlarda bir kişi mi değil mi, belirsizdir. Romanı okudukça çoğul anlatıcı olduğunu görünür. Karasu, bir cümleye kendi soyadını ekleyerek sanki anlatıcı kendisiymiş gibi bir izlenim vermiştir ama sonra yine okuru bilerek şaşırtarak dipnot yazarlarına başka anlatıcılar eklemiştir. Yine cümlelerin yüklemlerine bakarsak ‘’söyledik, ettik’’ gibi kelimeler ortaya çıkmaktadır. Bu da anlatıcının bir değil birden çok olduğunu bize gösterir. Gece romanı üzerine tezini bitirmiş olan Gülşah Şişman der ki: ‘’Gece kendi kendini yazarak var olur.’’ Bu da romandaki üst kurmacayı ortaya çıkarır.

Bilinç Akışı

Roman kişileri, dipnotlarda, epizotlarda kendi kafasının içindekileri direkt olarak okura vermektedir. Okur, kimin hangi yapılanma içinde olduğunu roman kişisinin kafasındakileri aktarmasıyla birlikte öğrenmektedir.

Montaj: Eserin başında (sayfa on) Turgut Uyar’dan ‘’Yenilmenin tohumunu taşır her pazartesi.’’ cümlesi alıntılanmıştır. Yine oyun yazarı olan Jean Genet’den ‘’Miracle de la Rose’’ ile alıntılama yapılmış, romana öyle başlanılmıştır.

Değerlendirme

Postmodern kitapları okurken genellikle zorlanırım. Bilge Karasu’nun Gece romanını okurken başlarda çok zorlandığımı açıkça söylemeliyim. Romanın başından sonuna kadar süren kaos ortamı ve karamsar hava ruhumu sıktı. Ancak bu durum yazarın eserinde anlattığı dünyayı büyük bir ustalıkla oluşturduğunun ve yazarın oldukça başarılı olduğunun kanıtıdır. Bilge Karasu, romana Gece adını vererek eserin vermek istediği o karamsar havayı, okuyucuya daha kitabın kapağını bile açmadan hissettirmektedir. Eserdeki cümleler yalın, kolay okunabilir gibi görünse de metnin altındaki derin anlamı anlamak için bazen detaylı düşünülmesi gerekebilir. Gece Romanı, kolay okunup, zor anlaşılan romanlardan biridir.

Diğer Roman İncelemelerini aşağıdaki bağlantılardan okuyabilirsiniz.

Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu – Roman İncelemesi

Olağanüstü Bir Gece – Roman İncelemesi

Wikipedia

Yazar: Mehmet Emin Soylu

Ben Mehmet Emin Soylu 2008 yılından bugüne, İnternet ve teknoloji ile ilgileniyorum. Teknoloji, tasarım ve eğitim gibi konularda yazılar yazıyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir