2019’un sonlarında ortaya çıkan koronavirüs hastalığı (COVID-19) salgını tüm dünyada hızla yayılıyor. Vaka sayısının her geçen gün artması insanlarda strese ve kaygı bozukluğuna neden oluyor. Bu virüsün ortaya çıkardığı kaygı ve stres hayatı bunaltıcı hale getirmektedir. Bu yüzden, bir yandan virüsle mücadele ederken diğer yandan da stresle mücadele etmeniz gerekir. Çünkü stresle başa çıkmak sizi, önem verdiğiniz insanları ve şehrinizi güçlü kılar.
Her kişi stresli durumlara farklı reaksiyonlar göstermektedir. Koronavirüs salgının ortaya çıkardığı stres en çok yaşlıları, kronik hastalığı olanları, çocukları ve sağlık hizmeti sağlayan kişileri etkilemektedir.
Yazıda Neler Var?
Kaygı ve Stres Yönetimi
Stres ve Kaygı Belirtileri Nelerdir?
- Kendi sağlığınız ve sevdiklerinizin sağlığı hakkında korku ve endişe
- Uyku veya yeme düzenindeki değişiklikler
- Uykuya dalma veya konsantre olma zorluğu
- Kronik sağlık sorunlarının kötüleşmesi
- Alkol, tütün veya diğer ilaçların artan kullanımı
Kendinize, arkadaşlarınıza ve ailenize bakmak stresle başa çıkmanıza yardımcı olabilir. Başkalarının stresleriyle başa çıkmalarına yardımcı olmak çevrenizi daha da güçlendirebilir.
Bireysel Kaygı Yönetimi
Sosyal medya da dahil olmak üzere haberleri takip etmeye bir süre ara verin. Salgın hakkında yapılan haberlere veya paylaşımlara sürekli maruz kalmak kaygı düzeyinizi artırır.
Nefes egzersizleri yaparak vücudunuzu esnetin veya meditasyon yapın. Sağlıklı besinleri düzenli olarak yiyin, düzenli olarak uyuyun, alkol, uyuşturucu ve sigaradan uzak durun.
Hoşunuza giden farklı aktiviteler yapmaya çalışın. Başka insanlarla internet veya telefon aracılığıyla bağlantı kurarak birbirinize destek olun. COVID-19 hakkında doğru bilgileri paylaştığınızda, insanların daha az kaygı hissetmelerine yardımcı olabilirsiniz.
Ebeveynler için Kaygı Yönetimi
Çocuklar ve gençler çoğunlukla etraflarındaki yetişkinlerden gördükleri şeylere tepki verirler. Ebeveynler, COVID-19 ile sakin ve stressiz olarak başa çıktıklarında, çocuklarına da psikolojik olarak destek verebilirler. Aksi halde çocukların daha fazla kaygı duymalarına yol açabilirler.
Çocuklarda ve Gençlerde Kaygı Belirtileri
- Küçük çocuklarda aşırı ağlama
- Aşırı endişe veya üzüntü
- Sağlıksız yeme veya uyku düzensizlikleri
- Gençlerde sinirlilik ve davranış bozuklukları
- Kötü okul performansı veya okuldan kaçınma
- Dikkat ve konsantrasyon eksikliği
- Açıklanamayan baş ağrısı veya vücut ağrısı
- Alkol, tütün veya diğer zararlı maddelerin kullanımı
Çocuklara ve Gençlere Psikolojik Destek
COVID-19 salgını hakkında konuşmak için çocuğunuza zaman ayırın. COVID-19 salgını hakkındaki soruları çocuğunuzun anlayabileceği şekilde cevaplandırın.
Ailenizdeki kişilere, sosyal medya da dahil olmak üzere haberleri ve televizyonu kısıtlayın. Çocuklar duyduklarını veya gördüklerini yanlış yorumlayabilir dolayısıyla anlamadıkları bir şeyden korkabilirler.
Ailenizle yapabileceğiniz yeni rutinler oluşturun. Okullar kapalı olduğu için öğrenme etkinlikleri ve eğlenceli aktiviteler yapabileceğiniz bir program oluşturun. Çocuklarınıza rol model olun. Bolca uyuyun, egzersiz yapın ve iyi beslenin. Zorunlu olmadıkça dışarı çıkmayın.
Ayrıca, Koronavirüs’ün (COVID-19) yayılımını, vaka sayısını, ölümleri ve tedavi edilenleri gerçek zamanlı olarak görebileceğiniz haritayı inceleyebilirsiniz.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Koronavirüsler, hayvanlarda veya insanlarda hastalığa neden olabilecek büyük bir virüs ailesidir. Koronavirüs’ün insanlarda soğuk algınlığından, MERS ve SARS gibi daha şiddetli hastalıklara kadar solunum yolu enfeksiyonlarına neden olduğu bilinmektedir.
COVID-19, en son keşfedilen koronavirüs’ün neden olduğu bulaşıcı hastalıktır. Bu yeni virüs ve yeni hastalık, ilk olarak Aralık 2019’da Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkmıştır.
COVID-19’un Belirtileri Nelerdir?
COVID-19’un en yaygın semptomları ateş, yorgunluk ve kuru öksürüktür. Bazı hastalarda ağrı ve burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz ağrısı veya ishal olabilir. Bu semptomlar genellikle hafiftir ve yavaş yavaş başlar. İnsanların yaklaşık %80’i özel tedaviye ihtiyaç duymadan hastalıktan iyileşmektedir.
COVID-19 bulaşan her 6 kişiden yaklaşık 1’i hasatlığı ağır olarak geçirmekte ve nefes almakta güçlük çekmektedir. Yaşlılar, yüksek tansiyon hastaları, kalp hastaları veya diyabet gibi ciddi kronik hastalığı olan kişiler, koronavirüs hastalığını çok ağır geçirirler ve bu kişilerin ölüm riski oldukça fazladır.
Diğer solunum yolu hastalıklarına neden olan virüsler gibi enfekte olmuş kişilerin öksürmesi, hapşırması, ve konuşması sırasında çevreye saçılan virüslü damlacıklar hava yoluyla başka insanlara bulaşmaktadır. İnsandan insana bulaşması için yakın temas gereklidir. Virüsü taşıdığı halde henüz hasta olmamış kişiler de hastalığın yayılmasına neden olabilir.
Hastalığı önlemenin en iyi yolu bu virüse maruz kalmaktan kaçınmaktır. Bunun için aşağıdaki önlemleri almak son derece önemlidir:
Ellerinizi sık sık temizleyin
Özellikle halka açık bir yerden geldikten sonra ellerinizi en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkayın. Sabun ve suya ulaşamadıysanız en az %60 alkol içeren bir el dezenfektanı kullanın. Gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza ellerinizi yıkamadan dokunmayın.
Yakın temastan kaçının
Hasta olan insanlarla yakın temastan kaçının, hastalık belirtisi olmayıp da virüsün taşıyıcısı olan insanlar olabilir bu yüzden acil işler dışında dışarıya çıkmayın.
Eğer hastaysanız yüz maskesi takın
Hastaysanız: Başkalarının yanındayken (örneğin bir odayı veya aracı paylaşırken) ve hastaneye giderken bir yüz maskesi takmalısınız.
Hasta Değilseniz: Hasta olan biriyle temasta olmadığınız sürece yüz maskesi takmanız gerekmez. Birçok tıp doktoru yüz maskelerinin sağlıklı insanlar için gereksiz olduğunu belirtiyor.
Mehmet Emin Soylu – Sağlık
CDC