Sosyal medyanın gücü. İnternet teknolojisinde yaşanan gelişmeler insanların teknik bilgi gerektirmeden bilgi paylaşımında bulunmalarına, içerik oluşturabilmelerine ya da diğer kullanıcılar ile interaktif olarak iletişim kurabilmelerine imkân sağlamıştır.
Web 2.0. teknoloji ile birlikte ortaya çıkan, sanal paylaşımlara imkan veren, sürekli güncellenme imkanı olan ve çoklu kullanım imkanı olan sosyal medya, dünya genelinde sayısız insan tarafından kullanılmakta ve en ideal mecralardan biri olarak kendini göstermektedir.
Facebook, Twitter, İnstagram, YouTube, gibi uygulamalar, insanların sosyal medya ortamında olmalarını sağlayan dünyada kullanımı yüksek sosyal medya araçlarından sadece birkaç tanesidir. Bu sosyal medya araçları birçok insanın deyimiyle “zararsız eğlenceli bir platform” olarak görülebilir, ancak durum farklıdır; özellikle sosyal medyayı bilinçsiz kullanan fertler, kendilerine, ailelerine hatta yabancı insanlara zarar verebilirler.
Sosyal medya nasıl zarar verebilir ki? İnsanların bilinçsizce, doğruluğunu teyit etmeden rastgele paylaştıkları asparagas bilgiler ülkede kargaşaya neden olacak boyutlara ulaşabilir. Böylesi bir durumla 2012 yılında karşılaştık,
O haberlerden bazıları:
- Panzerle ezilen genç resmi: En çok tepki çeken fotoğraflardan. Olayın aslı yabancı bir ülkede tekne motorundan yaralanan bir kişidir.
- Polisin gerçek mermi kullanması: Böyle bir durum gerçek değil ancak polisin plastik mermi kullandığı doğru.
- Eylemciler Başörtülü Bayanlara Saldırdı: Bu da yayılan haberler arasındaydı. Eylemde başörtülüler vardı ancak böyle bir şey vardı.
Örneklerde bahsedilen bu paylaşımlar neticesinde birçok insan daha da kontrol edilemez olmuş, bu kaotik ortam şiddetini artırmış ve üzücü olayların yaşanmasına neden olmuştur.
Tüm bunların yanında insanların bilinçsizce paylaştıkları bilgiler, yazılar veya mesajlar kendilerini gülünç duruma düşürebilir. Sosyal medyanın henüz kullanılmadığı yıllarda sms ile yayılan mesajlar, günümüzde sosyal ağlarda kendine yer bulmuştur.
“ağzını elinle kapat
eline bir dilek fısılda
bunu 15 yere yaz
eline bak
sevgilinin adını göreceksin”
Şeklinde devam eden onlarca mesaj adeta virüs gibi yayılıp gidiyor. Bu tür mesajların hedef kitlesi çoğunlukla 13-17 yaş arası çocuklar olduğu için yayılması da kolaylaşıyor. Bir diğer örnek ise:
“Şahsıma ait sürekli kullandığım tek facebook hesabım budur. Bunun dışında ismim ve Profilim kopyalanarak adıma açılmış yada açılacak hesaplar da dahil olmak üzere, tarafımdan teyit edilmemiş hiçbir isteği, mesajı ya da etiketlemeyi kabul etmeyip lütfen hemen şikayet edip engelleyiniz.”
Son aylarda yaşadığımız terör olayları nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti kamu kuruluşları sosyal medyada terör örgütü propagandası yapan kişiler hakkında soruşturma yapmaya başlayınca insanlar bu tür mesajlar paylaşmaya başladı.
Sosyal medyanın gücü muazzam boyutlara ulaşabiliyor kitleleri harekete geçirmede çok etkin rol alan sosyal medyanın geleceği aynı zamanda insanların geleceği olabilir. Sosyal medya toplumun yükselişi mi? Yoksa batışı mı ? Bunu hep beraber göreceğiz…
Diğer yazılarımız için köşe yazısı kategorisine göz atabilirsiniz.